CHP Malatya İl Tarım Komisyonu tarafından zirai donun ilin ekonomisi ile tarım ve çiftçiye etkilerikonusunda rapor hazırlandı. CHP Malatya İl Başkanı Barış Yıldız, düzenlediği basın toplantısında raporu paylaşarak, değerlendirmelerde bulundu.
Zirai don felaketinin kayısı üreticisi başta olmak üzere il genelinde tüm çiftçileri etkilediğine işaret eden Yıldız, şunları söyledi:
*Bu ürünlerin arasında en büyük zararı, 6 Şubat depreminin de yaralarını henüz saramayan Malatya yaşamış oldu. Malatya ekonomisi, bu dev felaketle hem tarım hem ekonomide ikinci büyük bir depremi yaşamış oldu.
*Başta kayısı olmak üzere ceviz, badem, kiraz, üzüm, elma bahçeleri üzerlerinde ürünlerle birlikte büyük zarar görmüş, ağaçlar ise tamamen kurumuştur. Zararın büyüklüğü, birçok bahçeye en az 2 yıl boyunca ürün veremez hale getirmiştir.
*Yaşanan bu don felaketi hem çiftçimizi hem de ilimiz ekonomisini derinden sarsmıştır. Üretici, borçlarını ödeyemez, evine ekmek götüremez; en önemlisi, üretim yapamaz hale gelmiştir. Umutların yeniden yeşerebilmesi, çiftçimizin yarınlara umutla bakabilmesi için taleplerin acilen karşılanması gerekmektedir.
“DEVLETİN YETKİLİ ORGANLARINDAN HENÜZ SOMUT BİR DESTEK YOK”
*Afetin ardından devlet büyükleri ilimizi ziyaret etmiş, çiftçimizin yanında olduklarını belirtmişlerdir. Her türlü desteği sağlayacaklarına dair sözler vermiş olmalarına rağmen, aradan bir ay geçmiştir.
*Devletin yetkili organlarından henüz somut bir destek açıklaması yapılmamış; maalesef, şimdilik çiftçi kaderine terk edilmiştir. Üretimin sürdürülebilirliği, cari açığın kapanması, depremden zarar gören ilimizin yeniden canlanması için devlet kurumlarını bilimsel ve gerçekçi adımlarla hızlıca hareket etmeye bir kez daha davet ediyoruz.
KOMİSYONUN TALEPLERİ
CHP Malatya İl Tarım Komisyonu tarafından hazırlanan raporda şu talep ve öneriler sıralandı:
“Bölgemizde tarımın, Malatya’mızda tarımın sürdürülebilmesi için her bir tarım emekçisinin ailesinin temel ihtiyaçlarını karşılayacak kadar, en az iki yıl geri ödemesiz, yüzde sıfır faizle işletme kredisi verilmelidir.
Ziraat Bankası, Tarım Kredi Kooperatifi ve özel bankalara; kamu kurumlarında olan tarımsal borçlar, yüzde sıfır faizle en az iki yıl ertelenmelidir. Don sigortası olsun olmasın, tarım emekçilerinin üretimine devam edebilmesi için gelir kaybı desteği verilmesi gerekmektedir.
Çiftçilerin ortalama bakım maliyeti en düşük, gönül başına 10 bin TL’dir. Ama bu 10 bin TL’nin de çiftçiye karşılıksız olarak verilmesini, destek olarak verilmesini ayrıca talep ediyoruz. Banka borçlarının en az iki yıl boyunca yüzde sıfır faizle, hasar sonrasına ertelenmesini talep ediyoruz.
Tarım emekçilerinin tarıma bağlı olan elektrik ve su borçlarının iki yıl ertelenmesini ve bu yıl ile önümüzdeki yıl için sulama suyundan ücret alınmamasını talep ediyoruz.
TARSİM yaptıran çiftçilerin ödemelerinin bir an önce yapılmasını istiyoruz. Don olayının olduğu gece, Malatya’nın yüksek rakımlı bölgelerinde henüz tam çiçeklenme olmadığı için bu bölgelerdeki bahçeler TARSİM teminat kapsamına alınmamıştır. Teminat kapsamına alınmasını istiyoruz.
Çiftçilerimizin tarım sigortası yapabilmesi ve önümüzdeki yıllarda don olaylarında mağdur olmamaları için poliçe prim tutarlarının düşürülmesi, don muafiyet oranının dolu ile aynı seviyeye çekilmesi gerekmektedir.
TARSİM kapsamına alınmayan, fizyolojik olarak değerlendirilen; fakat çiçeklenme döneminde yağışlara bağlı olarak meyve dökülmelerinin TARSİM kapsamına, Malatya kayısısının fındıkta olduğu gibi stratejik ürün konumuna alınması gerekmektedir.
Ara geliri kayısı olan çiftçimizin 2025, 2026, 2027 yıllarında devlet destekli alternatif tarıma, arıcılığa, seracılığa, küçük ve büyükbaş hayvancılığa, diğer tarım ürünlerine yönlendirilmeleri ve desteklenmeleri taleplerimizi tek tek aktarıyoruz.”
“ŞEHRİMİZ KÜÇÜLÜR”
Yıldız, bu taleplerin karşılanmaması durumunda şehrin küçülmeye gideceğini vurgulayarak “Depremde küçülmeyen şehrimiz bu sefer küçülür. Tek umudunu kayısıya bağladı. Kendilerini kayısıyla avuttuğu için, depremde kayısıya umudunu bağlamış. Evini yeniden yapacak olanlar, Malatya’yı terk edeceğinin endişesini yaşıyor. Köylerden kentlere ve başka şehirlere bu göç ile beraber işsizliğin artacağını düşünüyoruz. Üretimin düşeceğini düşünüyoruz. Tarım emekçileri, borçlarını ödeyebilmek için arazilerini, tarım makinelerini satmak zorunda kalabileceklerini; şimdiden internet sitelerinde arazi satışlarının olduğunu görmekten duyduğumuz üzüntüyü de ayrıca paylaşmak istiyoruz. Geçimini sağlamak için yüksek kredi kullananlar, bu faiz yükünün altında ezilebilirler. TARSİM’e olan talep iyice azalacaktır. Bağ-Kur borcunu ödeyemeyecek olan çiftçiler, fabrikalarda çalışarak tarımı bırakmak zorunda kalacaklardır” diye konuştu.
Bu habere emoji ile tepki ver
Haber Kaynak : SOZCU.COM.TR
“Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır.”
News
